Bu sabahta her sabah olduğu gibi geç uyandım. Black Malikanesinde zaten ev cini Kreacer hariç kimse erken kalkmazdı. Gözlerimin rengini ortaya çıkardığını düşündüğüm zümrüd yeşili cübbemi giyindim. Parlak kırmızı bir ruj sürüp aşağıya Black Ailesinin yemeklerini yediği yere indim. Kız kardeşim Elladora kızı Aegina ile her sabah olduğu gibi kavga ediyordu.
—Giyinmeyeceğim işte! O eski cübbeyi giyinmeyeceğim!
— Ah Ginny büyükanne Black onu sana miras bıraktı.
—Umurumda değil! Bu cübbeyle zaten ona benziyorum!
—Tabiî ki benzeyeceksin! Yoksa atalarından utanıyor musun?
—böyle saçma sapan gelenekleri olan bir aileden kim utanmaz!
—Ginny, Dora yeter artık! Sabah sabah sizin kavganızı dinleyecek değilim!
—Ama Angie teyze! Ben o kokuşmuş cübbeyi giymem!
—Ginny kuzenin Aigle ‘ye yaptıklarımı unuttun galiba?
—Ne oluyor burada?
Şimdi içeriye Albunea gelmişti. Daima gür koyu kızıl saçları ve kahverengi cübbesiyle savaş tanrıçalarına benziyordu.
—Ginny atalarımızdan utanıyormuş sevgili ablacım.
—Buda ne demek Aegina?
—Nea teyze bu eski cübbeyi giyinmemi istiyorlar benden!
—Bu aklını başına getirir o zaman! CRUCİO!
Aegina ‘nın ayakları yerden kesilmişti Cruciatus laneti cidden acı veriyordu. Çığlıkları tüm salonu kaplamıştı. Ayakları, kolları kasılıyor sarsılıyor, durmadan çığlık atıp ağlıyordu.
—Yeter Nea! Dur artık! Canı acıyor!
—Sen karışma bu işe Dora! Cezasını çekmeli! Ailemizin adını kirletecekti!
—Ama ama o daha çocuk nerden bil-
—Dora ben onun yaşındayken muggle doğumluları delirtiyordum bu çocuk ailemizi lekeliyor!
—Pekala Nea yeter artık.
Ablam her zaman sözümü dinlerdi. Bana danışmayı severdi. Elladora hep biraz yumuşak huyluydu. Aegina’nın çığlıkları bütün ev halkını uyandırmıştı.Genç kuzenim Damaster onun kardeşi Despoina büyük teyzemiz Bellatrix onun oğlu James kız kardeşi Diana Rabastan, Rodolphus, Andromeda, Narcissa ve diğerleri…
Evet biraz kalabalık bir aileydik ama tamamen safkandık.Albunea diğerlerine anlatmaya koyuldu. Ama dinlemek istemiyordum. Yukarı odama çıktım. Bu evdeki en geniş oda benim odamdı. Anahtar deliği yoktu. Zaten buna gerekte yoktu. Odama girmesini istemediğim kişiler asla içeri giremezdi. Kapı kolu kıvrılmış yılan biçimindeydi.kapım siyah renkliydi. Kapımı açtım içeri adım attım. Kreacer yatağımı toplamıştı. Simsiyah ipek yatak örtüsü üzerinde zümrüd taşlar vardı. Odam zümrüd yeşili ve siyah tonlarındaydı. Pencereler siyah kadife perdelerle kapalıydı. Onları süsleyen zümrüd yeşili taşlar yerlerdeydi. Siyah dolabım her zamanki kadar tozluydu. Ama içindekiler hala ışıldıyordu.Bu dolabın içinde bulunanlar;paslı kabzasında zümrüd olan bir hançer,yılan derisi,üstünde Fransızca yazıların bulunduğu bir kutu, kanla dolu opal tıpası olan bir şişe, Black aile arması taşıyan gümüş bir kolye vardı. Bu kolye bana hediye edilmişti. Bende anısı çok büyüktü. Yatağıma uzandım. Bu gün önemli bir gündü sonuçta ölüm yiyen olacaktım. Masum insanları sırf kanları kirli diye öldürecektim. Güldüm. Zaten ben bunun için vardım. Bu kadar vahşi değildim ben benimde acımam vardı ama 18 yaşına gelmiş her Black mutlaka ölüm yiyen olurdu kaçma fırsatı kimsenin yoktu. Üzülmeme rağmen yapacaktım bunu. Ama düşünmeden edemiyordum sırf ebebeyinleri muggle diye bu onların suçu muydu? Ve öylece uykuya daldım.
Bir kaç saat sonra uyandım.İçim geçmişti. Evet artık zaman gelmişti. Artık asil ve pek köklü BLACK ailesinin iftaaharı olacaktım . Salona doğru yola koyuldum. Ginny şu an mahzendedir diye düşündüm.Bir kaç saat önce aklımda olan saçmalıkları düşündüm .Ama hayır büyücülüğe sürülen bu lekeyi kaldırmalıydım.Ve karanlığa doğru yola koyuldum.
Cuma 20 Ağus. - 21:05:09
